Üniversitemiz Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen “Ahıska Türklerinin Dünü, Bugünü ve Yarını” konulu konferans programı 24 Nisan 2017’de Ahmed Yesevi Konferans Salonu’nda verildi.
Programa Vali Yardımcısı Şenol Kaya, Belediye Başkan Vekili Eşref Can, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Ayhan Biber ve Prof. Dr. Ali Rafet Özkan, Kamu Kurum ve Kuruluşları Amirleri, Üniversitemizin Akademik ve İdari Personeli ile öğrenciler katıldı.
Açılış konuşmasını yapan Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Ali Rafet Özkan; “Orta Asya’daki Ahıskalı büyüklerimizle görüşmek nasip oldu. Kazakistan’ın Almatı şehrindeki Ahıska köyünde Mustafa Amca ile görüştüm. Stalin’in sürgününü çocukken yaşayan, vagonlara konup, çocukları, yaşlıları, gelinleri, kızları, soğuktan donan insanları, evlatlarını kucaklarından kaybeden anaların hayatlarını Mustafa Amca’dan ve Ahıskalı kardeşlerimizden bizzat dinlemiştim. Bize vatanın ne kadar kıymetli olduğunu yaşanan olaylar anlatıyor. Bu yüzden biz kaybetmeden vatanımızın kıymetini bilelim.” dedi. Programın tertip edilmesinde emeği geçenlere teşekkürlerini ileten Prof. Dr. Özkan, sözlerine Arif Nihat Asya’nın Dua şiiri ile son verdi.
Kastamonu Üniversitesi Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Vekili Yrd. Doç. Dr. Yasin Şerifoğlu ise Ahıska Türklerinin içimizdeki en büyük yara olduğunu belirterek bu konferansı onlar için düzenlediklerini vurguladı. Konuşmacı olarak programımıza katılan Yrd. Doç. Dr. Ahmed Niyazov ve Bursa’dan gelen Ahıska Yöresi Halk Oyunları Folklor Grubu Ekibine teşekkürlerini sunan Şerifoğlu, Üniversitemizde değişik Türk topluluklarından çok öğrenci olduğunu ifade ederek sözlerine Ahıska Türklerine yazılmış bir şiirle son verdi.
Programa konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Ahmed Niyazov Ahıska’nın coğrafi konumundan, tarihi ve kültürel özelliklerinden bahsetti. 15 Kasım 1944 yılında 86 bin Ahıska Türkünün yük trenlerinin vagonlarına doldurulduğunu ve Orta Asya’ya sürgün edildiğini ifade eden Niyazov, eli silah tutan 40 bin kişinin ise 2. Dünya Savaşı’nda savaşmak için cepheye gönderildiğini belirtti. Daha sonraki süreçte Ahıska Türklerinin vatanlarına geri dönme serüvenini anlatan Ahmed Niyazov, Gürcülerle Ahıska Türklerinin aralarındaki kültür alışverişine ve siyasi etkileşimlere değindi. Sürgün zamanı ve sonrasında Ahıska Türklerinin 10 ülkeden fazla ülkeye göç ettiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Niyazov “Ahıska kendini garip hissetmez, çünkü Türkiye var.” dedi. Konferansın iki temel hedefi olmasının gerektiğine değinen Niyazov, birinci hedefin Gençlerimizde tarih bilinci oluşturmak, zalimleri ve mezalimleri unutmamak, ikinci hedefin ise olaylara başka açıdan bakarak öğrenmek ve olaylardan ders çıkararak önlem almak olduğunu söyledi. Yrd. Doç. Dr. Niyazov, konuşmasının sonunda Ahıska Türklerinin topraklarına asimile olarak değil entegre olarak girmesi gerektiğinin altını çizerek sözlerine son verdi.
Program şiir dinletisi ve Bursa Ahıska Türkleri Halkoyunları ve Folklor ekibinin gösterisinin ardından hediye, plaket ve toplu fotoğraf çekimiyle son buldu.